Ben daha yeni 16 yaşıma gelmiştim. Amcam Antalya’lı bir kızla evlenmiş, Antalya’ya yerleşmişti. Yengem 1.70 falan boylarında, sarışın, her şeyiyle çok güzel bir kadındı. Antalya’da bahçe içinde gecekondularla dolu bir bölgede idi evleri. Ev iki odalı, Briketten örülmüş, tek katlı, bahçesinde mevsim sebzeleri ekilmiş, şirin bir gecekonduydu. Ben çok severdim yaz mevsiminde orada olmayı, akşamları gecekondunun önünde kilim üstünde sohbetler edilir, çaylar içilir, sonra uyku. Bazen o kilim üstünde, tentenin altında uyurdum, gökyüzünü seyrederek. Ve sabah güneşinin kavurucu sıcağıyla uyanırdım…

Derken amcam Arabistan’a çalışmaya gitti. Yengem 26 yaşındaydı, bir yıldır çocuğuyla o gece konduda yalnızdı, ama ailesi ve abisi de aynı mahallede oturduğundan, amcam rahat bırakıp gitmişti onları. Yaz gelince, Antalya’ya gideyim dedim babamlara. Onlar, “Yalnız gitme, denize girersin tek başına falan, biz korkarız!” dedilerse de, onları ikna ettim ve Antalya’ya yengemin evine vardım. Yengeme, “Bir haftalığına kaçtım!” dedim. Yengem çok sevindi geldiğime. Akşam oldu, yemek yedik ve çayımızı içerek biraz sohbet ettik ve yattık…

Ertesi gün kahvaltıdan sonra, ben Konyaaltı plajına ineceğimi söyledim. Yengem, “Biz de gelelim senle, yalnız denize gitmiyorum!” dedi. Olur dedim ve dolmuşa binerek Konyaaltı plajına geldik. Birkaç saat güneşlendik yüzdük falan. Plajda (dört yaşında olan) yeğenimle oynadım. Yeğen kıyıda denizin köpükleriyle oynarken, yengemle yüzdüm. Yengem, “İlk gün çok yanma, uyuyamazsın!” dedi…

Öğlen eve döndük. Yemek yedikten sonra ben yürüyerek yat limanına falan gittim ve tekrar eve döndüm. Akşam olmuştu. Yengem bahçeden topladığı patlıcanlarla güzel bir yemek yaptı. Yemeğimizi yedik, çay demledi, içerken sohbet etmeye başladık. Yengem nedense konuyu yalnızlığa getirdi. Yan taraftaki gecekonduda kiracı olarak kalan iki Üniversite öğrencisinden birinin kendine asıldığından söz etti. Yalnızlığın zor olduğunu, ama ona yüz vermediğini falan söyledi. Benim aklımdan (acaba gerçekten öyle mi davrandı) diye geçmeye başladı. Ama bir şey diyemedim. Neyse, yengem çocuğu ile yatak odası olarak kullandıkları odaya, bana da salon ve oturma odası olarak kullandıkları diğer odaya yere yatak sererek uykuya çekildik…

Yer yatağında üstüm çıplak, altımda sadece bir şortla uykuya daldım. Sıcak dolayısıyla üstüme sadece bir çarşaf almıştım, onu da örtmedim. Gece tatlı bir hisle uykum bölündü, baktım yengem gelmiş şortumdan çıkardığı sikimi yalıyordu. Uyuyor numarası yapıp gözlerimi hafif kıstım, yine de görebiliyordum olan biteni. Sikim kazık gibi olmuştu. Yengem hasretle somuruyor, dil darbeleri atarak, tadını çıkarıyor, ara sıra yüzüme bakıyordu. Bense gözlerimi tam açmaya cesaret edemiyor, hiç bitmesin istiyordum. Yengem sikimi somururken, aynı zamanda amıyla oynuyordu. Aslında uyanık olabileceğimi biliyor gibiydi, ama gözlerimi açmamam onu daha çok cesaretlendirdi herhalde ki, külotunu çıkardı ve sikimin üstüne oturdu. Sikim ilk defa bir ama giriyordu. Yengem inip kalkmaya başladı. Çok geçmeden ben patladım ve amını döllerimle doldurdum. Bu yengemi daha çok şehvete getirdi ve daha hızlı oturup kalkarak, şiddetli bir orgazm yaşadı. Biraz üzerimde öylece kaldı, dudağıma bir öpücük kondurdu ve kalktı. Külotu ile sikimi ve amını sildi, şortumu giydirdi, kalktı banyoya gitti, duş aldı ve gitti yattı…

Sabah 10 gibi uyandım. Yengem, “Kalk tembel, gören de gece çalıştın sanacak!” dedi. “Yorulmuşum yenge dün yaa!” dedim, kalktım. Yengem, “Duş al istersen, kendine gelirsin!” dedi. Banyoya girdim, soğuk su dökünerek güzelce temizlendim ve yeni şortumu giydim. Diğer şortu da yıkayarak astım. Sikimi sevdim biraz, dün gece aklımdan çıkmıyordu. Banyodan çıktım. Yengem de ise en ufak bir belirti kalmamıştı geceye ilişkin, sanki yaşanmamış gibi davranıyordu. Kahvaltı ettik, biraz oturduk, öğleden sonra tekrar denize gittim, biraz yüzdüm ve yaya eve döndüm. Attığım her adımda aklımda gece vardı, yaşanıp bitti mi, yoksa yengem bu gece de bana ilk kez tattığım o muhteşemliği yaşatacak mıydı?

Eve geldim, yine rutin yemek ve çay faslından sonra çocuk uyudu ve yengemle baş başa kaldık. Ancak ne ben, ne de yengem yakınlaşmaya cesaret edemedik. Yengem, “Uykun geldiyse uyu!” dedi. “Olur!” dedim, tekrar gelir umuduyla yine şortumla ve çıplak olarak yattım yer yatağına, gözlerimi kısarak, ay ışığının şavkında beklemeye başladım…

Yarım saat sonra falan, yengem sütyen ve külotu ile geldi bu kez. Yine yavaşça indirdi şortumu, demir gibi olmuş hazır bekleyen sikim şorttan kurtulup göbeğime vurdu ve kalktı. Yengem usulca sikime dokunarak ağzına aldı ve külotunun arasından amı ile oynamaya başladı. Bir anlık cesaretle yengemin memelerini elleyip okşamaya başladım. Yengem kafasını kaldırdı ve yüzüme baktı, göz göze geldik. Sikimi bırakıp yukarıya geldi ve dudaklarımız birleşti. Çok deneyimsizdim, bütün kontrol yengemdeydi. Yavaşça altıma doğru yattı öpüşürken, kafamı iterek memelerine getirdi. Sütyenini çıkarttı. Ben de yavaşça memesini ağzıma aldım, memelere dil darbeleri atmaya başladım. Ordan göbeğine indim. Yengemin itmeleriyle ve kalçasını kaldırarak biraz indirdiği külotunu ayaklarından kurtarmak bana düştü…

Kafamı tutarak başımı amına gömdü. Yalamaya başladım. Biraz kalkarak döndü, ama kafamı amından çekmiyordum, yalamaya bayılmıştım. Yengem de benimkini aldı ağzına ve 69 olduk, artık o da benimkini hararetle yalıyordu. Dayanamadım, “Patlıyorum yenge!” dedim, daha çok somurmaya başladı ve ne varsa ağzına akıttım. Ama hepsini yuttu ve somurmaya devam etti. En ufak bir yumuşama belirtisi yoktu sikimde. Yengem yavaşça üstüne çekti beni ve sikim amına kaydı, girdi. Ben ileri geri pompalamaya başladım yengemin amını. Yengem altımda inliyordu. 10 dakikalık bir pompalama sonunda orgazm oldu, kafasını çılgın gibi sallayarak ve inleyerek. İyi ki ev bahçe içindeydi, yoksa inlemelerini herkes duyacaktı…

Bana, “Banyoya gir ve bekle, geliyorum!” dedi. Devamı vardı anlaşılan. O sırada çocuk ağlamaya başladı. Yengem kalktı çocuğunu çiş yaptırdı, o halde bile çıplaktı, ay ışığında Afrodit gibiydi. Tekrar uyuttu çocuğu ve yanıma geldi, birlikte soğuk bir duş aldık. Havlu ile kurulandık ve yatağa döndük yeniden. Tekrar birleşti dudaklarımız, 69 olduk yeniden ve yengem beni sırtüstü yatırarak, sikimin üstüne oturdu, yarış atındaki Jokey gibiydi. Zıplayarak çılgınca orgazm oldu yine.

Ama benim de boşalmam gerekiyordu, üstümden kalktı ve dört ayak domaldı. Yengem Kısrak gibiydi, Jokeylik sırası bendeydi artık. Ve arkadan amına girdim, kökleye kökleye pompaladım yengemin amına ve tüm gücümle patladım içine. Yan yana uzandık çırılçıplak, birbirimizi koklayarak. Yengem, “Biraz daha kal!” dedi. “Olur… Ama hamile kalırsan?” dedim. “Yok, adetim yeni bitti, kalmam! Yarın çaresine bakacağım!” dedi. Sarılarak uyuduk, çırılçıplak…

Sabah kapı çalmasıyla uyandık. Saat 9 gibi ben hemen şortumu alarak banyoya koştum. Yengem de üstüne bir gecelik geçirerek kapıyı açtı, gelen annesiydi. “Saat kaç kız?” diyerek içeri girdi. Yer yatağını gördü, yengeme, “Kim var?” dedi. Yengem de, dün benim geldiğimi, 2-3 hafta kalacağımı söyledi. Ben banyodan, “Yenge bana bir tişört verir misin?” dedim, yengem de verdi, şort ve tişörtle salona girdim. “Günaydın!” dedim. Yengem yatağı kaldırdı, kahvaltı ettik. Annesi gitti sonra. Yengem kahvaltıdan sonra duşa girdi, “İstersen gel bir daha yıkan!” dedi. Yengem doymuyordu. “Olur!” dedim ve dış kapıyı sürgüleyip banyoya daldım. Banyoda ayakta bir posta daha sikiştik ve birbirimizi yıkayıp çıktık…

Yengem, “Ben doğum kontrol hapı almaya gideceğim!” dedi, beraberce çıktık. Eczaneden hapı yengem aldı. Beraber biraz dolaştıktan sonra eve geldik. Yattım uyudum biraz, ne de olsa akşam mesaimiz vardı. Akşam annesi ve abisigiller geldi, çay içtik, gecekondunun önünde sohbet ettik. Ama yengemin ve benim aklımda (Gitseler!) vardı sadece. Onlar gider gitmez soluğu yatakta aldık…

O yaz yengem beni seks ustası etti. Seyrettiğim pørnø filmlerini yengemde uygulama olanağı buldum. Daha sonraki 15 tatilde de bir hafta kaçtım Antalya’ya, yengemin doyurulması gerekiyordu çünkü. Ve amcamın Arabistan’da kaldığı dört yıl boyunca, o boşluğu hep ben doldurdum. Amcam döndükten sonra birkaç kere daha birlikte olduk yengemle, sonra yaşananların üstüne bir set çektik. Sanki hiç yaşanmamış gibi. Şimdilerde ise yengemle iki dost gibi birbirimizi halen severiz. Ama yaşadığımız olaylar hatıra olarak kaldı. Ben evliyim, karım ve çocuklarımla onlara gideriz bazen. Yengem ise artık torun sahibi. Ama halen çok güzel bir kadın yengem!